Dünyanın ve sanayinin öncelikli konuları arasında yer alan karbon ayak izi, emisyon ve atıkların azaltılması gibi çevreci konuların masaya yatırıldığı VII. İstanbul Karbon E-Zirvesi, “İklim Dirençli Türkiye İçin Yeşil Toparlanma Atık ve Enerji Yönetiminin Rolü” temasıyla tamamladı. İMMİB çatısı altındaki tüm sektörlerin çevre ve enerjide yoğun bir dönüşüm halinde olduğunu belirten İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) bünyesindeki İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Öztiryaki, “Birliğimizde ihracatın artırılmasına yönelik çalışırken birliklerimize çevre ve enerji konularında öncü oluyor, sektörlerimizin sürdürülebilirliğini artırıyoruz” dedi.
Türkiye’nin toplam ihracatında en büyük paya sahip 7 farklı sektörü çatısı altında bulunduran İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) bünyesindeki İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Öztiryaki; T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) öncülüğünde düzenlenen VII. İstanbul Karbon E-Zirvesi’nde, İMMİB’in çevre, enerji dönüşümü ve atık yönetimi konularında açıklamalarda bulundu. Birlik olarak, dünyanın alarm veren iklim ve çevre konularını önemsediklerini, zirveyi destekliyor olmaktan memnuniyet duyduklarını açıklayan Tahsin Öztiryaki; birliğin çevre, enerji dönüşümü ve atık yönetimi alanlarındaki iyi uygulama örneklerini paylaştı.
“2010 yılından itibaren AB ve ulusal fonlar tarafından finanse edilen 31 proje yönettik”
İlgili bakanlıklar, üniversiteler, üreticiler, birçok dernek ve birlikten alanında uzman isimlerin konuşmacı olarak katıldığı zirvede Tahsin Öztiryaki, “İMMİB bünyesindeki ihracatçıların gündeminde; karbon vergilendirilmesi, döngüsel ekonominin teşvik edilmesi, karbon ayak izi azaltılması için temiz enerji kaynaklarına geçilmesi gibi yeşil konular yer alıyor. İMMİB çatısı altındaki tüm sektörler dönüşüm halindeyken bu dönüşümün finansman ihtiyacı bulunuyor. İMMİB olarak bu konuda, AB başta olmak üzere çeşitli proje hibe programlarını inceliyor, çağrıları yakından takip ediyoruz. 2010 yılından itibaren AB ve ulusal fonlar tarafından finanse edilen 31 proje yönettik. AB finansmanlı projelerimiz çoğunlukla çevre, girişimcilik, dijitalleşme, döngüsel ekonomi, Ar-Ge ve inovasyon odaklı oldu” açıklamalarında bulundu.
Birçok dernek ve birlikle iş birliği yapıldı
“Birçok dernek ve birlikle çevre, enerji ve atık yönetimi konusunda proje hayata geçirdik” diyen Tahsin Öztiryaki, “Hayata geçirdiğimiz ‘İçinde ne var’ projesi ile televizyon, cep telefonu, bilgisayar, kağıt gibi ürünlerin içindeki maden girdisinin ve ürünlerin geri dönüştürülmesi halinde ortaya çıkacak ekonomik değer konusunda farkındalık yarattık. Kamu ve özel sektörü, pasa ve artık malzemelerin kullanımına teşvik etmek, sahaların verimli kullanımı ile rezerv kaybını azaltmak, zaman ve enerji tasarrufu sağlamak, doğal örtü tahribatını azaltmak ve çevreye duyarlı madenciliği geliştirmek için çalıştaylarımızı ve saha çalışmalarımızı tamamladık. Yasal düzenleme ve teşvik mekanizmasını çıkarıp, MAPEG ve ilgili bakanlıklara sunduk. Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) iş birliğinde ‘Yuvaya dönüşen plastikler’ projesi ile sokakta yaşayan dostlarımız için yüzde 100 dönüştürülmüş plastik ile kulübeler ürettik. Uluslararası Çalışma Örgütü Türkiye Ofisi’nin ‘Türkiye’de Mülteciler ve Ev Sahibi Topluluklar için İnsana Yakışır İş Fırsatları’ projesi kapsamında ‘Plastik Sektöründe Sosyal Uygunluk Denetimi Rehberleri’ çalışmasına katkıda bulunduk” dedi.
Sürdürülebilirliğe çözüm sunan projeler ödüllendiriliyor
Ar-Ge ve inovasyon kültürünün yaygınlaşmasına katkıda bulunmak ve üniversite-sanayi-kamu-girişimci iş birliği ile yüksek katma değerli üretimi, dolayısıyla ihracatı artırmak amacıyla Ar-Ge Proje Pazarları düzenlediklerini de kaydeden Tahsin Öztiryaki, “Gezegenimizin sürdürülebilirliği hususunda çözüm sunan çok sayıda projeyi ödüllendiriyoruz. Bunların başında; Atık Pillerde Bulunan Değerli Metallerin Geri Dönüşümü için Yerli Prototip Üretimi, Plastik Atıklarının Biyoteknolojik Degredasyonu geliyor. Sektöre özel uygulamaları kamu otoriteleri ile organize olarak takip etmek, üyeleri bilinçlendirmek ve uygulamaları yaygınlaştırmak için Yönetim Kurulu Üyelerinden oluşan çalışma grupları kurmak, çalıştığımız diğer alanlar” ifadelerini kullandı.
İhracatçılara bilgi akışı sağlıyor
Türkiye’nin hurdadan çelik üretimi konusunda dünya ortalamasının çok üstünde olduğunu da söyleyen Tahsin Öztiryaki, şöyle devam etti; “İştirakimiz Malzeme Test ve İnovasyon Laboratuvarları (MATİL), tek başına bütün karbondioksit salımının yaklaşık yüzde 7,2’sinden sorumlu olan demir çelik endüstrisinde çeşitli iyileştirme uygulama modellerini araştırıp ihracatçılarımıza bilgi akışı sağlıyor. Demir ve Demir Dışı Metaller sektörümüz ‘Alüminyum Sektör Buluşması’ gerçekleştirerek Avrupa Yeşil Mutabakat’a yönelik kapsamlı bilgi aktarımına başladı.”
Atık dönüşüm projeleri ile karbon salımının azaltılması amaçlanıyor
Karbon yönetimi konusunda da birçok proje başlattıklarını açıklayan Tahsin Öztiryaki, sözlerini şöyle tamamladı: “CORALIS Projesi ile enerji yoğun sektörlerde endüstriyel simbiyoz çözümlerinin yayılmasını amaçlıyoruz. Endüstriyel atıkların yeniden kullanılması için yeni iş modellerinin ve prosedürlerin tanımlanmasına çalışıyoruz. PolynSPIRE Projesi plastiklerin kimyasal olarak geri kazanımına yönelik teknoloji geliştirilmesini içeriyor. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti eş finansmanıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında uygulanan “ALUTEAM: Alüminyum Endüstrisinin Dijital Dönüşümü için Ortak Araştırma Merkezi” projemiz, Yeşil Mutabakat yol planı ve yeşil mutabakat uyum değerlendirmesi ile karbon salımı konusunda sektörde farkındalık yaratılmasına katkı sağlayacak. DigiVIP projemiz ile KOBİ’lerin yeşil teknolojiler ile ilgili farkındalıklarının artırılmasını sağlayarak karbon salımlarının düşmesine yardımcı olmayı hedefliyoruz. Atık Mıknatıslardan Nadir Toprak Elementlerinin Geri Kazanımı başlıklı projemiz ile mıknatıslarından elde edilen nadir toprak metalleri geri dönüştürerek karbon salımının düşürülmesine katkı sağlamayı planlıyoruz.”