Eğer bu kadar kolay olsaydı, Johannes, sekiz yıl önce kendime o etkileyici beyaz iMac’i aldığım gibi bir Rigoutat obuası alırdım. Koyu Afrika ahşabının yoğunluğu ve gümüş kaplı nikel tuşların ışıltısı, bugün de yarın da Cupertino, Californa'dan çıkan tüm plastiklerden daha caziptir. Her ne kadar sessiz ve suçlu olsa da, her gün masamda el işçiliğiyle hazırlanmış güzel bir Rigoutat görmek benim için bir zevktir. Diğer taraftan, iMac’ten iTune’u çıkarmak hiçbir zaman zor olmamıştır.
Çalmak yerine hayranlık duymayı tercih edenler için, obuayı dinlemek yürekleri ısıtıyor ve dürüst konuşmak gerekirse biraz da sinir bozuyor – aslında iyi çalınan her enstrüman için bu geçerli. Sizi farklı bir ruh haline götürür, ama aynı zamanda sanat çalışabileceğiniz zamanlarda nelerle uğraştığınızı da düşünmenizi sağlar.
Şirket sahibi Philippe Rigoutat, obua sesini seviyor ve sanki tek biri yetmezmiş gibi, atalarının izinden giderek o da tüm vaktini bu enstrümanları çalmaya ve yapmaya adamış. Philippe’nin büyükbabası, meşhur bir klarnet firmasının sahibi olan üvey babası Monsieur Leblanc için çalıştıktan sonra 1922 yılında bu firmayı kurmuş. Fabrikanın yöneticisi olmasına rağmen, Paris Kızıl Kuşağının yükselişi olarak bilinen süreçte aktif bir komünist olduğu için Rigoutat işten kovulur. Tek tük iş teklifi alır, bu yüzden sosyal devrimle şehre çekilen sanatçılar ve yazarlardan oluşan birçok Bolşeviğin aksine, yapması gereken şeyi yapar: özel girişimciliği benimser ve kendi şirketini kurar.
“Şirket 1945 yılında, daha 14 yaşındayken babamın katılmasıyla evrim geçirmeye başladı,” diyor Philippe. “O günlerde ahşabı döndürmek için çarklı torna kullanarak ayda iki veya üç obua yapabiliyordu. İşlerin büyük bölümünü dışarıya vermek zorunda kalıyordu. Firma 1950 yılında ilk elektrikli tornasını satın aldığında, bu bir devrimdi!” Yine de, bu torna büyükbaba Rigoutat’ın aslında umduğu şey değildi.
Bir süre önce, şirket karmaşık metal bileşenleri ve dikkatlice hazırlanmış ve kurutulmuş ahşap gövdeyi yapmak için Haas CNC Takım Tornasını ve Haas Mini Mill’i kullanmaya başladı.
“Bugünlerde ayda 50 ila 60 arası enstrüman yapıyoruz ve gümüş kaplama ve dökme işlerini halen dışarıya yaptırsak da, hemen hemen tüm parçaları burada, fabrikamızda üretebiliyoruz. Haas CNC imalat tezgahlarını kullanmanın avantajı bu: kullanımları kolay, çok pahalı değiller ve tam olarak istediğimiz şeyi yapmamız için kontrolü bize veriyorlar. Bunun aksine, işleri dışarıya yaptırırken kullanıma hazır hale getirmeden önce burada bileşenler üzerinde değişiklik yapmak zorunda kalıyorduk.”
Her obuanın yapılması yaklaşık 50+ saat sürüyor. “Her Haas tezgahı için bir operatör dahil olmak üzere 15 çalışanımız var,” diyor Philippe. “Haftada beş gün çalışıyorlar. Ayrıca burada obuaların nasıl yapıldığını da öğrendim ve hem ahşap hem de metalle çalışabiliyorum, benim görevim 'kritik göz' - sizin deyişinizle kalite kontrolü; yani her enstrümanın işçilik açısından incelenmesi."
Rigoutat, Mozambik veya Mada-gaskara’dan gelen Afrika Karaağacını kullanıyor: “Obua için en iyi özelliklere sahip; biraz pahalı, ama çok değil. Çok sert bir malzeme, bu yüzden Haas tornamızda karbür kesme aletleri kullanmak zorundayız. Ahşabı istediğimiz boyuta göre önceden kesilmiş şekilde, dikdörtgen bloklar halinde alıyoruz. Ortadan hava deliğini açıyor ve ardından temel şekli oluşturmak için elle dış tarafa döndürüyoruz, daha sonra beş yıl boyunca dinlenmeye bırakıyoruz. Böylece ahşap sıcaklık değişimlerine tepki veriyor, daha sonra farklı ortamlarda hareket etmiyor ve çatlama ihtimali azalıyor.
“Ahşabın işlenmesi çok önemlidir. Mekanizmada bir hata yaparsanız, değiştirebilirsiniz. Ama ahşapta bir hata yaparsanız, tüm obuayı mahvedebilir ve bunu enstrümanı tamamlayana dek fark edemeyebilirsiniz."
Ahşap yaşlandıktan sonra, Rigoutat makine operatörleri Haas TL tornasını kullanarak obuanın gövdesini mükemmel hale getiriyorlar. “Notaları çıkaran delikleri açıyor ve mekanizmayı ahşaba sabitleyen yastığı ekliyoruz. Obuanın gövdesinde notalar için 20-22 delik ve yastığı yerinde tutmak için 50-55 delik vardır, ‘tam konservatuar’ obuasında ise 45 tuş vardır.”
Gümüş kaplama ve parlatma için göndermeden önce tek bir dökme nikel gümüş parçadan mekanizmayı kesmek ve tuşları yapmak için Haas Mini Mill kullanılıyor. “Bu pahalı bir işlem,” diyor Philippe. “Değerli metal fiyatları son birkaç yılda çok arttı, bu yüzden atık metalleri geri dönüştürüyor ve mekanik özellikleri iyileştirmek için eskilerle yenileri karıştıran metalürji uzmanlarına geri satıyoruz.”
Son olarak, Rigoutat’ın son işlemcilerinden biri, obuayı tamamlamak için mekanizmayı, yayları ve dilleri monte ediyor. Ancak bu işlemden sonra, Rigoutat profesyonel ve eğitim obualarını test etmeleri için müzisyenleri ve tecrübeli öğretmenleri davet ediyor. “Ses kalitesini ve çalınabilirliği kontrol ediyorlar,” diyor Philippe, “ve enstrümanın satılacak kadar iyi olup olmadığını teyit ediyorlar.”
Firmanın Haas imalat tezgahları, yerel Haas Fabrika Satış Mağazası (HFO) RealMeca S.A tarafından tedarik ediliyor. “Haas imalat tezgahlarının kalitesinin yanı sıra, onların hizmetleri de bizi çok etkiledi,” diyor Philippe, “bize ihtiyaç duyduğumuz tüm hassasiyeti ve esnekliği verdiler.”
Maliyet kontrolü, diyor Philippe, Haas CNC imalat tezgahlarının alınmasındaki en önemli faktördü: “Üretim maliyetlerimizi %20 civarında azaltmamıza yardımcı oldular. Ayrıca, eşit derecede önemli olan, ama niceliği belirtilemeyen kalite kontrol ve bağımsızlık açısından da büyük avantaj elde ettik. Tek söyleyebileceğim, distribütörlerimiz ve müşterilerimiz olan müzisyenlerin gözündeki itibarımızı daha da yukarılara taşımamıza yardımcı olduğu.”
Bu itibar, klasik müziğin popülerliği küresel ölçekte arttıkça yükselmiştir. “Enstrümanlarımızı kullanan müzisyenler yurtdışındaki gösterilere başladıklarında, bizim etkili birer temsilcimiz haline geldiler. Daha sonra diğer müzisyenler de obualarımızı denemek ve babamla tanışmak istediler. Ne yazık ki sadece Fransızca biliyordu, bu yüzden onun için hiç kolay olmadı. 1977 yılında firmaya katıldıktan sonra, seyahat etmeye ve müşterilerimizle ilişkiler kurmaya başladım. Şimdi enstrümanlarımızın %70’ini dünya çapındaki müzisyenlere ihraç ediyoruz!”
Müşteri ilişkilerinin önemli bir parçası, kişisel hizmet. “Her obua farklıdır, bu yüzden müşteriyle obuayı eşleştirmeye çalışırız. Profesyoneller her zaman birkaç enstrümanı denemek isterken, öğretmenler veya öğrenciler çok fazla bir şey istemiyorlar. Yine de, tamamlanmış obualar kimi zaman bir veya iki ay elimizde kalıyor, ama en sonunda bir öğrenci buluyoruz: ‘işte benim obuam bu!’ diyen bir öğrenci.”
Fransızcada obua kelimesi hautbois anlamına geliyor, burada ‘haut’ üst, yüksek, parlak ve daha şiirsel anlamda semavi olarak tercüme edilebilirken; ‘bois’ nefesli saz olarak tercüme ediliyor. Normal obua ve koranglenin (İngiliz kornosu) yanı sıra, şirket bana söylendiği kadarıyla alto ses çıkaran ve aşkın obuası olarak tercüme edilen oboe d’amore de üretiyor.
Atlantik’in her iki tarafındaki bayiler ve müzisyenler tarafından Rigoutat obualarıyla ilgili olarak yayımlanmış çevrimiçi, olumlu değerlendirmeleri bulmak hiç de zor değil. Bu durum şirketin geleceğini de gösteriyor: kullanıcı tabanı büyüdükçe, tekrarlanan siparişler de artıyor. Bazı enstrümanların (örneğin keman) tersine, obuaların doğal olarak kısa ömürleri var, çünkü içlerinde üflendiğinde çok güçlü bir rezonans oluşuyor ve zaman içerisinde ses bozuluyor. Profesyonel müzisyenler, altı ila sekiz yıl arasında yeni bir enstrüman alıyorlar.
Philippe’nin en önemli endişesi, obua sanatçısı olarak yetişen yeterince genç olmaması ve bu durumun uzun vadede şirketi ve mesleği etkileyecek olması. “Müzisyenler obuanın çalması en zor enstrümanlardan biri olduğunu söylerler, çünkü ağzınızı, parmaklarınızı ve dilinizi kontrol etmeyi öğrenmeniz gerekir. Bu yüzden gençler piyano, gitar, flüt veya klarnet gibi daha kolay enstrümanları öğrenmeyi tercih ederler.”
Yine de, nispeten yeni pazarlarda da fırsatlar var. “Japonya’da büyük bir potansiyel var, bu da bizim için güzel haber. Doğrudan Paris stüdyolarımızdaki müzisyenlerle çalışmayı tercih etsek de, diğer ülkelerde enstrümanlarımızı satan oldukça iyi bayilere ve mağazalara sahibiz. Ve elbette, bizim obualarımızı seçen ve ürünlerimizi tanıtmaktan memnuniyet duyan birçok meşhur müzisyenimiz var.
“Ürün çeşitliliğiyle ilgili bir planımız yok,” diye sözlerini bitiriyor Philippe, “çünkü diğer enstrümanları yapan köklü firmalar var ve kimse bu enstrümanları daha iyi hale getirebileceğimizi düşünmüyor – yani orada sadece Rigoutat’ı bekleyen yeni bir pazar yok. İlgilendiğimiz nokta büyümek değil, elimizdekileri iyi yönetmek: yeteneklerimizi ve itibarımızı. Daha etkin olmanın yollarını aramaya devam edeceğiz, bunun anlamı daha fazla Haas imalat tezgahı kullanmak olabilir, ama daima en iyi enstrümanları yapmaya çalışacağız.” Her yaştan öğrenciye vücutlarında var olan ya da bendeki gibi var olmayan müzik kemiğini aramaya devam etmeleri için ilham verecek türden enstrümanları.