E-Dergi SEKTÖRLER HABERLER ÜRÜN TANITIMLARI TEKNİK YAZILAR DOSYALAR RÖPORTAJLAR BAŞARI HİKAYELERİ UZMAN GÖRÜŞÜ YAZARLAR FUARLAR ETKİNLİKLER PROFİLLER Editörden Künye YAYIN KURULU ARŞİV ABONELİK İLETİŞİM
Türk Kalıp Sektörünün Duayenlerinden Cemil Yıldız’ın Tekirdağ Ziyareti

Tekirdağ Endüstri meslek lisesinde Kalıp bölümü yaptıran Cemil Yıldız her yıl olduğu gibi okul ziyareti ile birlikte şehrin yöneticileriyle birlikte oldu.

 

Yıldız Kalıp firmasını ziyaret eden Fikriye Nüzhet Bilgincan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden öğrenciler  Cemil Yıldız’la güzel gün geçirdiler. Okul dergisinin genç muhabirleri Cemil Bey ile röportaj gerçekleştirdi. Bizde genç meslektaşımızın röportajını dergimizde yayınlamaya karar verdik.

 

Bir Başarı Hikayesi “Cemil Yıldız”

Bizi kabul ettiğiniz için öncelikle teşekkürler. Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
1939 yılında Tekirdağ Kaşıkçı köyünde doğdum. Tekirdağ Sanat Enstitüsü’nden mezun olmamın ardından Auer’de çalıştım. 1969 yılında Yıldız Kalıp’ı kurdum. Sanatkar olmamın avantajlarıyla piyasada zor işlerin aranan ismi oldum. Aldığım işler şirketimi sürekli büyümeye zorladı. Hayatım boyunca sanat-kar yetiştirdim. Yıldız Kalıp, Türk sanayisine nitelikli personel yetiştirilmesi konusunda uzun yıllar katkı sağlamış ve sağlamaya da devam etmektedir. Avrupa’da kalıpçılık konusunda Türkiye’yi temsil eden firmam dev OEM’lere kalıp ve sac parça üretimini gerçekleştirmektedir.

 

Yıldız Kalıp’ın tarihi serüveni hakkında bilgi verebilir misiniz?
Firmamı 1969 yılında Topkapı Gümüşsuyu’nda 19 m2’lik bir alana kurarak, kalıp imalatına başladık.

1972 yılında Anadolu Grubunun çelik montaj fabrikasına lom-bardini su motorları için kalıp ve parça imalatını yaptık.

1976 yılında standart beldeye Honda motosiklet kalıp ve parça üretimine başladık.

1979 yılında Anadolu Grubunun Skoda Pikap’ı için kalıp ve parça üretimi yapmaya başladık.

1979 yılında Avcılar’da 2.500 m2’lik alana fabrikamızı taşıyarak, ilerleyen dönem de 8.500 m2’lik alanı da fabrikamıza dahil ederek faali-yetlerimizi daha da genişlettik.

1986 yılında Mercedes Benz Türk ve Anadolu Isuzu’ yakalıp ve parça üretimi yapmaya başladık.

2002 yılında Ford Otosan’la Transit Connect, Transit ve kamyon projeleri için kalıp ve saç parça seri üretimine başladık.

2003 yılında Almanya’ya Mercedes için ikinci elden hidrolik klinç kapı kalıplarını üreterek ilk ihracatımızı gerçekleştirdik.

2006 yılında Hadımköy’de 54.000 m2 arsa üzerinde 32.000 m2 kapalı alana modern bir tesis kurarak faaliyetlerimizi daha kapsamlı olarak devam ettiriyoruz.

2007 yılında Ford Otosan’ın İngiltere’den satın aldığı transit aracına ait şasi kollarının kalıplarını devreye alarak seri üretimine başladık bu sayede Ford Otosan’ı yerli üretime geçirdik.

2007 yılında Mercedes Benz Türk’ün Brezilya’dan satın aldığı altı operasyonda üretilen motor tüneli parçasını 4 operasyonda üretmeyi başararak Mercedes Benz Türk’e %42 tasarruf sağlayıp Merce-des Benz Türk’ü yerli üretime geçirdik.

2008 yılında Türkiye’nin ilk 1000 sanayi kuruluşu arasında 811’ ci, 2012 yılında 991 inci, 2015 yılında 931’inci olduk.

2008 yılında BMW’nin, Almanya, Kuzey Amerika, Güney Amerika ve Çin’deki fabrikası için dış, iç panel motor kaputu ve transfer kalıplarını kendi tesislerinde sorunsuz devreye alarak teslimatını gerçekleştirdik.

2008 yılında Volkswagen’le doğrudan çalışmaya başladık.

2008 yılında Ar-ge faaliyetlerine başlayarak TÜBİTAK, TTGV projeleri yapmaya başladık. O sene TÜBİTAK VE TTGV projelerimiz başarı ile tamamlandı. Türkiye’nin en büyük tablalı en yüksek tonajlı preslerini ürettik.

2009 yılında Tekirdağ’da mezun olduğum sanat okuluna ek bina yaptırdım, cad cam teknolojisi ve kalıp işleme makinalarını alarak modern cnc ve kalıp bölümü açılmasını sağladım. Aynı zamanda okulun tüm bahçe, çevre, peyzaj ve zemin düzenlemesini gerçekleştirdim.

2009 yılında Ford Otosan’ın Gölcük’te üreteceği, 4 büyük projede tercih ettiği ilk 8 firma arasın-da olduk.

2011 yılında Opel’le doğrudan çalışmaya başladık.

2012 yılında Ford Otosan’ın Transit aracına ait arka kapısını robotik hatlarla üretmeye başladık.

Şuan araçlarda bizim ürettiğimiz kapılar kullanılmaktadır.

2013 yılında Sanayi Bakanlığı tarafından Ar-ge merkezimiz tescillendi. Burada yapılan birçok önemli TÜBİTAK, SAN-TEZ projelerimiz başarıyla tamamlandı, bazıları da devam ediyor. Ar-ge mer-kezimizde yapılan bir projemiz Sanayi bakanlığı tarafından örnek seçildi, konuyla ilgili bize Teşekkür Belgesi’ verildi. Projelerle ilgili 6’sı tasdikli 23 patent başvurusu yapılmıştır.

2013 yılında Daimler Türkiye’de ilk defa direk olarak bizimle çalışmaya başladı. Farklı lokasyon-lara binek aracın önemli parçalarını üretecek birçok transfer kalıplarını tek seferde kendi hatlarında ba-şarılı bir şekilde teslim etmeyi başardık. Çalışmalarımız şuan çok iyi bir düzeyde devam ediyor. Teslim ettiğimiz projelerdeki başarımız için “ Teşekkür Belgesi” aldık.

Topkapı – Gümüşsuyu’nda küçük bir atölye olarak başlayan yolculuğumuz bugün Hadımköy’ de alanında Türkiye’nin öncü firmalarından biri olarak devam etmektedir. Yeni kurduğumuz modern tesisimizde bu ilkelere bağlı kalarak teknolojinin ileri düzeydeki tezgahları ile Türkiye ve Avrupa’nın en büyük fabrikalarına kalıp ve parça üretimini gururla yapıyoruz.

 

 

Meslek seçimine hangi yaşta karar verdiniz?
Rahmetli babam İslam Aga, her işte çok bilgili ve başarılıydı. Silah tamirciliği de yapardı. Köy-deki gençlerin silahlarının bakımlarını yapar, kesinlikle onlardan para almazdı. Köye ait işlerde silah-larını tamir ettiği gençleri çağırır imece usulü ile onlardan köyün işleri için faydalanırdı. Silah tamiri yaparken ben de ona yardım ederdim. Babamın bana verdiği işleri onun istediği şekilde yapardım. O hep “Sen çok iyi bir sanatkar olacaksın.” derdi. Sanatkarlık o yıllarda saygın ve değerli bir meslekti. Hayalimi gerçekleştirmek için de sanat enstitüsüne yazılmaya karar verdim. Yokluklar içinde öğrenci-lik hayatımı sürdürdüğüm dönemde anlatmaya çalıştığım hayalimi gerçekleştirmek için çok çalışmam gerektiğinin farkındaydım. Bu hayali gerçekleştirmek için gecemi gündüzüme katarak çalışmaya 14 yaşında karar verdim.

 

Hobileriniz nelerdir?
Kalıpçılığın yanında boş zamanlarımda ailemle piknik yapmayı, turistik seyahatleri ve belgesel kanal-larını izlemeyi severim. Bunun yanında balıkçılıkla da uğraşırım. Hayvansever olarak fabrikamda kedi, köpek ve kuş beslerim. Bahçe işleriyle de uğraşarak çeşitli bitkileri fabrika ve evimin bahçesinde yetiştiririm.

 

Yazdığınız kitabın bir bölümünde hayvan sevginize geniş bir yer ayırmışsınız. Günümüzde hayvanlara uygulanan şiddet haberleri giderek artmış durumda. İyi bir hayvan sever olarak bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz?
Küçüklüğümden beri hayvanları çok severim. Nerde güçsüz yardıma muhtaç bir hayvan varsa mutlaka yanıma alır, ihtiyaçlarını gideririm. Hayvanlarla anlaştığım kadar in-sanlarla anlaşamıyorum. Hayvanlar beni çok iyi anlıyor ama insanlar anlamıyor. Belgesel kanallarını seyretmekten büyük keyif alırım. Hayvanların yaptığı her olaydan bir ders çıkar-tıyorum. Yaradan onları mükemmel bir şekilde yaratmış. Bazı özellikleri onları çok sevimli hale getiriyor. Hayvanlar onları kimin sevdiğini hisseder ve ona sokulur. Baktığım hayvanlar benim dibimden ayrılmaz ne zaman sesimi duysalar yanıma koşarlar. Evdeki kedilerim benim her anımda yanımda olur, yanımda uyurlar. Fabrikadaki kedilerim sesimi duyduklarında adeta minnettarlıklarını söylercesine benimle konuşurlar.

 

Günümüzde hayvanlara karşı yapılan eziyetler beni derinden üzüyor. Hayvanları sevmeyen insanları da sevmez.

 

Okul hayatınızda sevdiğiniz dersler nelerdi? Unutamadığınız bir anınız var mı?
Okul hayatımda en sevdiğim ders matematik idi. Bana dersi sevdiren Rahmetli sevgili Sabri Babacan hocamdı. Kendisi ile uzun yıllar görüşmeye devam ettik. Rahmetli hocam hep “Matematik evin kaynanasıdır. Her işe karışır.” derdi. Gerçekten de öyle değil midir? Matematik hayatımızın her aşama-sında yer almaktadır. Unutamadığım bir anım ise geceleri lokantada çalışıp, yorgunluktan ders çalışa-madığım bir günde matematik yazılısı olmuştuk. Hoca yazılı sonuçlarını dağıttı. Çözdüğüm bir sorudan puan alamadığımı görünce itiraz ettim. Sorunun çözümünde rakamlar arasında nokta olduğunu görmüş. Noktayı sildikten sonra “Hocam bakın burada nokta yok, buraya sinek pislemiş herhalde. Siz de onu nokta görmüşsünüz. Onu da ben temizledim. Şimdi burada nokta yok.” diyerek hocaya itiraz etmiştim. Beni çok seven arkadaşlarımın da“Cemil doğru söylüyor.” diyerek beni desteklemesiyle hocam sorumun cevabını doğru kabul ederek notumu düzeltti. Yıllar sonra 2006 yılında Yıldız Kalıp’ın 40. Yıl kutla-masına hocamı davet etmiştim. Bu hikayeyi hocama anlattığımda kendisi durumu bildiğini, geleceğimi parlak gördüğü için notumu düzelttiğini söyledi.

 

Ülkemizde makine sektörünün geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
Bundan 15 yıl öncesinde dünyanın en büyük firmaları listelerini incelendiğinde, bu firmaların önemli bir kısmının artık bu listelerde yer alamadığı görülmektedir. Teknoloji ağırlıklı çalışan firmaların yarattığı farkı ise net bir biçimde göze çarpmaktadır. Bu akımda bizlerin de yer alması gerekiyor. Ül-kemizin yüksek teknolojili ürün ihracatını arttırması ve dışa bağımlılığının azaltılması şarttır. Makine sektöründeki teknolojik gelişimi takip etmenin yanında teknolojiyi kendi üreten bir ülke haline gelmek rekabette öncü olmak için gereklidir. Bu konuda üniversite ve araştırma enstitülerimiz de aktif görev almalıdır. 

 

Kobi’lerin kredi konusunda yeteri kadar desteklenmemesi, enerji sektöründeki yüksek maliyetler, Ar-Ge’ye yeterince kaynak ayrıla maması gibi sorunlar sektör gelişimine karşı duran başlıca engellerdir. Küçük ölçekli makine işletmecilerinin rekabet gücünü arttıracak teşvikler sağlanmalıdır.

 

Kitabımda bahsettiğim yetişmiş ara eleman konusu diğer önemli bir sorundur. Mezun olduğum eski adıyla Tekirdağ Erkek Sanat Okulu’na 2009 yılında ek bina yaparak modern bir CNC Atölyesi kurdum. 1430 olan öğrenci sayısı birkaç senede 2150’lere çıkmışken, şimdilerde ise bu sayı 850’ye inmiş durumda. Endüstri meslek liselerini bitirip, sonrada mühendislik okuyanlar hem ara eleman hem de üst kademe yönetici olarak bu ülkenin kalkınmasında çok büyük pay sahibi olacaklardır. Meslek liselerini yeni baştan ele alıp, güçlendirmek geleceğe en önemli yatırımdır. Rahmetli değerli büyüğümüz ve dua-yenimiz Vehbi Koç ‘un da dediği gibi, ‘’Meslek liseleri, memleket meselesidir.

 

Çalışmak istediğiniz gençlerde olmazsa olmaz özellikler nelerdir?
Kalıpçı olmak isteyen gençlerimize usta bir kalıpçıda olması gereken özellikleri şu şekilde sıralayabilirim.

 

  • İyi bir kalıp tasarımcısı olarak göze çarpar.
  • Hayal gücü kuvvetlidir.
  • El becerisi kuvvetlidir.
  • 5 duyu organı koordineli bir şekilde ve düzgün çalışmalıdır.
  • Disiplinli, dürüst ve ahlaklı olmalıdır.
  • Takım çalışmasına uyumludur.
  • Öğrenme kabiliyeti yüksektir ve öğrendiklerinide en iyi şekilde aktarandır.
  • Planlı çalışan zamanı en iyi kullanandır.
  • Makine teknik resmini çizme ve okuma yeteneğine sahiptir.
  • Kalıpların çalışma prensiplerine hakimdir.
  • Talaşlı imalat konusunda uzmandır.
  • Komple kalıbı oluşturan elemanların hangi takım tezgahında nasıl işleneceğini organize etmede uzmandır.
  • Komple kalıbı meydana getiren malzemeleri en iyi şekilde seçebilen uzmandır.
  • Kalıp elemanlarının ısıl işlemlerini ve sertlik ölçme cihazlarını kullanarak, parçaların sertlik değerlerini denetleyen kontrolördür.
  • Kalıbı oluşturan elemanların montajını en iyi şekilde gözü kapalı yapandır.
  • Kalıplanacak parçanın malzemesini hazırlayan, yapımı bitmiş olan kalıbı imalat tezgahına emniyetle bağlayan ve doğabilecek kazaları ön görerek giderici tedbirleri alabilen, kendilerini bu mesleğe adamış kişilerdir.

 

Öğrencilere vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Sevgili gençler, geleceğimiz olan sizlere hayal kurmayı ve bu hayalin peşinde tereddüt etmeden koşmanızı öneriyorum. Büyük düşünün. Başarınızın büyüklüğü inancınızın büyüklüğüyle alakalı-dır. Öğrenmeyi asla bir yük ya da sıkıcı bir şey olarak görmeyin, öğrenciliği hiç bitmeyen biri olmaya çalışın. Tüm bu hayat mücadelesi içerisinde temennim, benim felsefemde de ön planda olan; nezaket, vefa, lisanı münasip, saygı, sevgi, anlayış, kadirbilirlik, tevazu, istişare, dostane eleştiren ve hakkaniyete önem veren insanlar olmanızdır.

Paylaş Tweet Paylaş
5271 kez okundu
En Çok Okunanlar Son Eklenenler
YAYIN AKIŞI
FACEBOOK
TWITTER
INSTAGRAM