Barış Bey bize kendinizden bahsedebilir misiniz?
1974 doğumluyum. Eğitimim metalurji ve malzeme üzerine oldu. Profesyonel iş hayatıma Ford’da başladım. Ford’da üç sene çalıştıktan sonra aile şirketi olan Istaş Isıl İşlem’e geçtim. Daha sonra Bodycode ile ortaklık yapmaya başladım. O günden bu güne yaklaşık 30 yıldır ısıl işlem ile uğraşıyoruz ve Bodycote’nin genel müdürlüğünü yapıyorum.
MISAD’ın kuruluşundan bu yana geçen süreç hakkında bilgi alabilir miyiz?
MISAD (Metal Isıl İşlem ve Sanayicileri Derneği) 2008 yılında 30 üye ile kuruldu. Kurulma amacı sektörün kalitesini yükseltmek, kalifiye eleman ihtiyacını karşılamak ve sektördeki firmaların birbirleriyle olan ilişkilerini artırmak. Bizim MISAD olarak yaptığımız çalışmalarda hep kalifiye eleman ihtiyacına yönelik adımlar attık. Bayrampaşa İnönü Endüstri Meslek Lisesi’nde ısıl işlemle ilgili bölüm açarak üç seneden beri mezun veren, Türkiye’nin ilk ısıl işlem dalını kurduk. Lisenin bu bölümünden mezun olan öğrenciler ya üniversiteye devam ediyorlar ya da bizim bünyemizde çalışmaya başlıyorlar. Ayrıca öğretmenlerimizde tarafımızca kurulan laboratuvarlarımızda eğitim gördü. Daha önceleri ısıl işlem bir meslek olarak görülmüyordu ve biz MISAD olarak onun tanıtımını Meslek Liselerin müfredatlarında yaptık.
Ayrıca yurt dışı ile olan ilişkilerimizi de geliştirdik. Uluslararası Yüzey ve Isıl İşlemciler Federasyonu’na üye olduk. Almanya’dan ısıl işlemcileri Türkiye’ye getirerek tesislerimizi tanıttık ve karşılıklı bilgi alışverişinde bulunduk. Derneğimizin amaçlarından biri de buydu. Yani yurt dışı ile ilişkilerimizi geliştirmek, yeni teknolojileri tanımak ve üyelerimize tanıtmak, oradaki yenilikleri Türkiye’ye getirmek.Bunun yanında üyelerimize ve onların çalışanlarına eğitim verme girişimlerimiz oldu. Bunlardan ilki ağır ve tehlikeli işler eğitimiydi. Bunun dışında üyelerimize hukuki eğitimler verdik ve bu eğitimleri de devam ettireceğiz.
Şu an Türk Isıl İşlem Sektörü nerede? Türk Sanayisi’ndeki hizmetinde ne gibi gelişmeler düşünüyor?
Türk Isıl İşlem Sektörünün gelişimine baktığımızda 1990’lara kadar Avrupa ile aramızda uçurumların olduğunu görüyoruz. 90’larda hep ikinci el fırınlar getirerek ısıl işlem bir atılım yaptı. 2000’lerde ise kalite odaklı işlerin yapıldığı ve daha yeni makinelerin girdiği bir dönem oldu. Şu an yapılan yatırımların hepsi yeni makinelerle yapılıyor. Avrupa’da ve Almanya’da ne yapılıyorsa Türkiye’de de aynısının yapıldığı bir hal aldı. Bizler de yatırımlarımızı daha iyi tezgahlarla yapmaya başladık. Bundan sonrasında Avrupa ne yapıyorsa onları yapmaya devam edeceğiz. Avrupa’daki üretimin Türkiye’ye kaymasıyla ısıl işlemin daha da canlandığı yılları ileriki dönemlerde göreceğiz.
Derneğinizin gerçekleştirmek istediği planları nelerdir?
MISAD olarak bundan sonra ısıl işlemcilere, yeni teknolojiler neler, yatırım gerektiren alanlar nereler, pazar büyüklüğü nedir ve maliyetleri kısmak için neler yapılabilir? Şeklinde yönlendirmek. Ayrıca Alman Isıl İşlemciler Birliği’nin daveti üzerine Almanya’ya gideceğiz ve orada bir takım ısıl işlemcileri ziyaret edeceğiz. Ardından uluslararası bir fuar var ona katılacağız. Bizim dernek olarak asıl yapmak istediğimiz ısıl işlem mesleğinin önemini ortaya çıkartmak ana sanayiler ve yan sanayiler nezdinde bu işin üretimin olmazsa olmazı olduğunu anlatmaya çalışacağız. Bazı problemlerin nasıl çözülebileceğine dair profesörlerle görüşmelerimiz, iş birliklerimiz var. Diğer derneklerle olan iş birlikteliklerimizi de artırarak ısıl işlemci ve imalatçı ilişkisini güçlendirmeye yönelik çalışmalar yapacağız.