Sabahattin Bey sizi yıllardır metalürji sektörünün içinde gördük. Sizi okuyucularımızın da tanımasını istedik. Kendinizden ve çalışma hayatınızdan bahseder misiniz?
Öncelikle bu nazik ilginiz için teşekkür ederim. Ben de okuyucularınızın yeni yılını kutlar, 2016 yılının barış içerisinde sağlıklı ve başarılı geçmesini dilerim. Kendimden bahsetmek gerekirse, İstanbul’da geçen ilk-orta ve lise eğitimimden sonra 1995 yılında İTÜ Kimya-Metalürji Fakültesi Metalürji Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Öğrencilik yıllarında başladığım TMMOB Metalürji Mühendisleri Odası faaliyetlerine mezun olduktan sonra 2 yıl İstanbul Şube Müdürü olarak devam ettim. Bu sürede sektördeki bir çok firmayla tanışma ve onlarla özellikle kongre, sempozyum ve seminer gibi Üniversite ve sanayiyi birleştiren faaliyetlerin organizasyonunda yer alma imkanım oldu. Bu da benim meslek hayatına çok avantajlı başlamamı sağladı.
Bu süreçle birlikte oda camiasındaki sohbetlerden etkilenerek, sektörde fiilen mühendislik yapmak amacıyla Sarkuysan Elektrolitik Bakır San. A.Ş.’de Anod Döküm Mühendisi olarak 2000 yılına kadar çalıştım. Bu da benim üretim içinde tecrübe kazanmam açısından çok faydalı oldu. Ama kişisel özelliklerimin üretim yerine satış alanına daha uygun olduğunu düşündüm ve 2000 yılında, şu anda çalışmakta olduğum indüksiyon sektörüne adım attım. Önce İtalyan CEIA firmasının temsilciliğini yapan Teknik Döküm A.Ş.’de satış mühendisi olarak, 2003 yılından itibaren de Inductotherm A.Ş.’de İNDÜKSİYON ISITMA SİSTEMLERİ Satış Müdürü olarak çalışmaktayım.
Türkiye’ye Inductotherm’in geliş süreci ve üretiminiz hakkında bilgi verir misiniz?
Inductotherm Türkiye, merkezi ABD’de bulunan ve bünyesinde 40 firmayı barındıran, 5.000.’den fazla çalışanı olan ve 22 ülkeye yayılmış Inductotherm Grubuna bağlı, indüksiyon ergitme ve ısıtma sistemleri üreticisi firmadır.
Geçen ay kaybettiğimiz patronumuz Henry Rowan’ın, 1953 yılında evinin garajında ürettiği ilk indüksiyon ergitme ocağı ile kurduğu bu firma şu anda dünya çapında çalışan 33.000.’den fazla indüksiyon sistemiyle bu pazarın yüzde 50’sini elinde bulunduran lider firma durumuna gelmiştir.
Inductotherm Türkiye ise 1990 yılında, şu an bulunduğu Inductotherm Gebze Tesisleri’nde kurulmuştur. Bu yıla kadar hem ergitme hem de ısıtma sistemleri komple yurtdışında üretiliyor, temsilciliğimizi de Meta-Mak firması yapıyordu. Kuruluşundan sonraki ilk yıllarında sadece indüksiyon ergitme ocaklarına servis hizmeti veren firmamız, 1994 yılında ergitme ocağı imalatına başlamıştır. 2002 yılında ise grubumuzun Inductoheat marka indüksiyon ısıtma ürünlerinin satış ve servis hizmetini vermeye başlamıştır. Bundan bir yıl sonra ise dövme sektöründen gelen taleplerle ilk yerli indüksiyon ısıtma sistemi üretilmiştir. Süreç içerisinde ergitme güç ünitelerinin de imalatına başlayarak kapasitemiz daha da artmıştır. Diğer taraftan sistemlerimiz ortalama %70 yerli oranı ile tesislerimizde üretilmektedir. Hali hazırda 4500 m2’lik üretim sahamızda, 70 kişilik kadromuzla, hem ergitme ocakları, hem de ısıtma sistemleri için yıllık toplam 100 sistem üretim kapasitemiz ile Türkiye’nin de lider indüksiyon sistemleri imalatçısıyız.
Firmanızda ve metalürjist olarak Türk sanayisinde uzun zamandır yer alıyorsunuz. Türk Dövme, Isıl işlem ve Boru sektörünü tarihsel olarak değerlendirir misiniz?
Yaklaşık 21 yıldır sektördeyim ve 16 yıldır da indüksiyon sistemleri üzerine çalışmaktayım. İlk yıllardaki farklı sektör tecrübelerimi saymazsak, uzun zamandır dövme, ısıl işlem ve boru sektörünün gelişimini yakından takip ettim.
Dövme sektöründen başlarsak 2000’li yıllarında başında, bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar olan hatırı sayılır dövme firması sayısı, şu anda 50-60 rakamlarına yaklaşmış bulunmaktadır. Başlarda küçük sanayi sitelerinde, bir veya iki adet friksiyon/eksantrik preslerle dövme yapan firmalar, şu anda organize sanayilerde, geniş alanlarda, özellikle son dönemde yaygınlaşan Maxi preslerle çok yüksek kapasitelerde dövme yapıyorlar. Sektördeki dövme firmaları genellikle çelik dövme yapıyorlar, fakat son yıllarda alüminyum dövme alanı da yaygınlaşmaktadır.
Bu işe girdiğim ilk dönemlerde büyük dövmeciler dışında indüksiyon ısıtma çok kullanılmıyordu. Çoğunlukla gaz/yanık yağ/motorin v.b. ürünlü ısıtma fırınları kullanılmaktaydı. Çünkü indüksiyon yatırım maliyeti çok yüksekti, yerli imalat yoktu, bu sistemlerin hepsi ya yüksek maliyetlerle sıfır ya da ikinci el olarak Avrupa’dan getiriliyordu. Bizim ve rakiplerimizin imalata başlaması ve Indüksiyon ısıtmanın avantajlarından dolayı, son kullanıcıların da şart koyması nedeniyle son 15 yıldır nerdeyse indüksiyonu olmayan dövme firması kalmadı. Bu süreçte sadece firmamız 150’den fazla indüksiyon ısıtma sistemini dövme firmalarının hizmetine sunmuş bulunmaktadır.
Isıl işlem sektörü bildiğiniz gibi çok geniş bir yelpazede hizmet vermektedir, ama ağırlıklı olarak tuz banyosu, atmosfer kontrollü fırınlar, vakum v.b. gibi ürünler kullanılır. Yine bu işe başladığım dönemlerde indüksiyon sertleştirme işlemi yapan fason firmalar çok yaygın değildi, özellikle bu hizmeti veren belli başlı firmalar vardı, bu firmalar da genellikle ikinci el ürünler kullanmaktaydı. Isıtmada olduğu gibi bu sistemler yurtdışından alınabiliyordu ve çok pahalı idi.
O günden bugüne öncelikle tuz banyosu sayısı azaldı, çevresel faktörler nedeniyle daha temiz olan atmosfer kontrollü ve vakum fırın sayıları arttı.
"Isıl İşlem Sektörü Çok geniş yelpazede hizmet vermektedir"
Önceden sadece yurtdışından getirilen bu fırınlar, yerli olarak üretilmekte, bu da sektörün ne kadar büyüdüğünü de göstermektedir. Bununla birlikte fason firmalarda indüksiyon sertleştirme işi yapan sayısı ve kapasiteleri arttı. Artık ikinci el tezgah yerine, sorun yaşamayacakları yeni tezgahlar almaya başladılar. Fason firmalara iş yaptıran, ama kapasite artışından dolayı bünyelerine indüksiyon sertleştirme sistemlerini alan firmaların da sayısı bu dönemde ciddi seviyede artış gösterdi.
Gördüğünüz üzere bu sektörde son yıllarda hızlı bir büyüme gerçekleşti ve Sn. Kenan ANIL’ın da katkıları ile dernekleşmeye gidildi. Üyesi olduğumuz MISAD (Metal Isıl İşlem Sanayiciler Derneği) sektörün sorunları ile birlikte sosyalleşmesi için de güzel faaliyetler gerçekleştirmektedir. Boru sektörü ise firmamızın, son 6-7 yılda aktif yer aldığı bir alan olup hızlı bir büyüme kat etmektedir. Bildiğiniz gibi boru sektöründe ülkemiz Avrupa’nın en büyük üreticisidir, sektörde TANAP, Mavi Akım vb. dev projelerle son dönemle kapasitelerini hızla arttırmaktadır ve bunun yansıması olarak yatırımlar da artmaktadır. Biz de bu yatırımlar da konumuzda ilk sırada yer almaktayız.
Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Bizim müşterilerimiz yukarıda göreceğiniz üzere dövme, ısıl işlem ve boru sektörlerinden olup bunların yanında demir dışı ekstrüzyon ve sert lehim sektörlerine de ürünler üretmekteyiz. Bu sektörlerin ve dolayısıyla bizim de hizmet ettiğimiz sektörler ise başta otomotiv ve bunun yan sanayisi olmak üzere tarım makinaları, iş makinaları, el aletleri, maden, petrol, doğal gaz, inşaat sektörleridir.
2015 yılını ele alacak olursak üretiminiz de ne gibi değişiklikler oldu?
Geçtiğimiz yılın bizim açımızdan özeti “ısıtma’nın ve özel sistemlerinin” senesi olmasıdır. Yani geçen yıl ağırlıklı olarak firmamızın ilk defa yerli olarak üretimini yapmış olduğu ısıtma sistemleri üretildi. Mesela ilk defa ve en büyük kapasitede ısıtma sistemimiz olan 2200 kW-3/6 kHz ve 1000 kW-6 kHz Indüksiyon çubuk Isıtma sistemlerini ürettik. 120” çapında borunun kaplama öncesinde ısıtılmasında kullanılan 2000 kW-1 kHz sistemi ürettik. Bunların yanında özel imalat, otomasyonlu indüksiyon sertleştirme ve temperleme sistemleri de ürettik.
Son yıllarda hızla devam eden eleman sorunu nedeniyle, dövme sektöründeki taleple birlikte otomasyonlu yükleme sistemini içeren indüksiyon ısıtma sistemlerimiz sektörde büyük bir ilgi uyandırdı. Geçen sene 2 adet tam otomatik sistemi devreye alarak sektörün önünün açmış bulunmaktayız. Bu sektörün en büyük firması olan Parsan’a da, yeni tesislerinde kullanılacak olan 2 adet özel imalat indüksiyon uç ısıtma sistemini ürettik ve devreye alma çalışmaları halen devam etmektedir. Fakat bunların yanında firmanız ergitme ocağı üreten lider firma olarak döküm sektöründe yeni ürünler de üretmiştir, Alüminyum enjeksiyon sektörüne yönelik, dünyanın en verimli Alüminyum Ergitme Ocağı olan “Acutrak” ilk defa yerli olarak üretilip çeşitli müşterilerde devreye alınmıştır.
Anladığımız kadarıyla siz müşterilerinizin her türlü sorununda yanlarında yer almaya çalışıyorsunuz ve proje bazında çözümler üretiyorsunuz?
Evet, müşterilerimizin her zaman yanında olup her türlü sorununa yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama komple proje bazında çözümler derseniz yanlış anlamaya sebep olabilir.